Sıradan bir vatandaş ve sokak gazetecisi olarak gelecekle ilgili kaygılarımı, endişelerimi tarihe not düşmek bir yerde görevim oluyor..
Rüşvet ve yolsuzluk zehri; toplumun neredeyse kılcal damarlarına kadar zerk edilmiş olarak düşünüyorum hatta üzülerek görüyorum..
Kimse buradan siyasi münazaayla farklı sonuçlar çıkarmasın, aksine bütünlükten yani TOPLUMSAL ÇÜRÜMÜŞLÜKTEN bahsettiğimi lütfen aklınızın bir kenarına yazın..
Yatırım yapmada, iş kurmada çapına ve sermayesine göre bürokratik işlemlerde RÜŞVET tarifesi bile vardır..
Etrafınızdaki iş adamlarına, yatırımcılara sorun bakalım, neler anlatacaklar neler..
Bu gözler, bu kulaklar ‘ÇALIYOR AMA ÇALIŞIYOR’ sokak jargonunu zevkle kullanan şahısları; hem gördüm, hem de duydum..
Bu ‘toplumsal çürümüşlük ikliminde’ hiç kimseye ‘SÜTTEN ÇIKMIŞ AK KAŞIK’ diyemem, dürüstlüğüne garanti veremem ve hep bir şüpheyle yaklaşırım..
Peki, çare nedir?
Yılların birikimiyle oluşmuş, bu illeti bir çırpıda yok etmek NAMÜMKÜNDÜR..
Devletin tüm kurumlarında, çürümüşlüğe NEŞTER vurmak dışında çözüm de yoktur..
Kim vuracak?
Bağımsız ve tam yetkili adalet savaşçıları..
Bugünkü haliyle NEŞTER vuruluyor mu?
Maalesef HAYIR! Çünkü neşter tek yanlı çalışıyor, bu da illeti BİTİRMİYOR-BİTİRMEZ..
Kim karar verecek ve yapacak böyle bir organizasyonu?
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, nam-ı diğer REİS karar verecek ve tam yetkili savcılar kurulu oluşturulacaktır. Harekete geçen bu kurul partisine purtisine bakmadan, devletin tüm kurumlarından, aylar-yıllar sürecek mücadeleyle, RÜŞVET-YOLSUZLUK hastalığını kökünden kazıyacaktır..
Benim gibi vatandaşların gelecekle ilgili kaygıları, endişeleri ancak böyle giderilebilir. Eğer bu yol izlenmezse; güzel ülkemizi zor aylar, zor yıllar beklediği tahminini de paylaşmadan geçemem..
Sokak Gazetecisi
Bucak-BURDUR