Çok can sıkıcı fiyat artışlarıyla vatandaşımız karşı karşıya kaldı maalesef..

Marketlerdeki temel gıda maddelerinin (yağ, şeker, un, süt ürünleri ve diğerleri) fiyatları HİPERSONİK FÜZE gibi uçuyor, ne tutulabilir, ne de durdurulabiliyor..

Akaryakıt zamlarının önüne zaten geçilemiyor, dünya piyasalarında 1 varil petrol yukarı gittikçe, bizim fiyatlarda zaman kaybetmeden üstüne ekleniyor. Geçmişte, benzinin litresi 7 TL’den 7.60 TL’ye çıkınca; ‘Ben zaten 100 TL’lik benzin alıyorum, kaç olursa olsun..’’  gibi sokak jargonuyla GEYİK yapılırken o kadar zam geldi ki artık o espri bile yapılamaz hale geldi. Çünkü o kadar fiyat arttı ki artık o parayla, o araba evden/park yerinden bile çıkmaz..

Enflasyonu kimse konuşmuyor, çünkü hayal edilemeyecek seviyeler görüldü, daha görülecek gibi duruyor.. 

Gelelim KURLARA..

Dolar-TL 14.800 civarında dolanıyor. KUR KORUMALI MEVDUAT nispeten Dolar-TL artışını durdurdu..

Nasıl?

Yüzde 18’den yüzde 22-24 faize HAYIR diyerek 3 aylık KUR KORUMALI MEVDUATTA getiri kabaca YÜZDE 100 oldu..
Daha da açarsak; 24 Aralık 2021 günü, 3 aylık,  100 bin TL’lik KUR KORUMALI MEVDUAT açıldıysa; 24 Mart 2022 günü, 125 bin TL alındı. 3 aylık net getiri yüzde 25 olunca yıllık bazda yüzde 100’e tekabül eder..

Bakalım, Haziran-2022 ayı sonunda; yenilenen 3 AYLIK KUR KORUMALI MEVDUAT ne kadar getiri sağlayacak?

Yüksek FAİZE HAYIR ancak yüzde 100 GETİRİYE EVET mi diyeceğiz şimdi?

Valla benim bu işe aklım ermedi, bu hikayenin sonu nasıl bitecek acaba?
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

2016 yılında yayınlanan PLÜTON BİZE NEDEN KÜSTÜ? İsimli kitabımda alıntıdır..

İlköğretim, ortaöğretim, lise, üniversite okul süreci ne yapıyor ya da nasıl etkiliyor?

Bence üniversite artık yaşam beklentisinin oluştuğu dönemdir. O dönemi saymayalım. Her şey ilk, orta, lise eğitim-öğretiminde şekillenir, yaşama karşı beklentilerin ete kemiğe bürünür artık.. işte ben şu olacağım, ben şu işi yapacağım, ben şu parayı kazanacağım, ben yuva kuracağım’’ düşünceleri eğreti de olsa dimağın bir köşesine düşer..

Yani düzeni kavrıyorsun?

Nasıl yani?

Ya bana soruya soruyla karşılık verme. Düzene adapta oluyorsun, değil mi?

Abi, önce ‘’düzen nedir?’’, ona çözümleyelim, sonra kavrama, adapta konusunu daha detaylı işleyelim..

‘’Düzen nedir?’’ sorusuna  TDK (Türk Dil Kurumu) bakın ne yazıyor?
DÜZEN birinci anlamı isim olarak geçiyor ve 
‘’Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem’’ diye tarif ediyor.
Demek ki kural ve kaideye bağlanmış sistem dersek özetleriz herhalde..
Başka anlamları da var mı?
Olmaz mı? Daha neler var neler..
Hay Allah! Keşke sormasaydım, esas konumuza dönemeyeceğiz galiba..
Kardeşim, bence tam 12’den vurdun, her şey DÜZENDE yatıyor. Düzen bilinirse gerisi çorap söküğü gibi gelir kanaatindeyim..
Neyse biz devam edelim o zaman..
amam, DÜZEN ikinci anlamı ise ‘’Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması, konsept’’ oluyor..
DÜZEN üçüncü anlamı: ‘’Yerleştirme, tertip’’

DÜZEN dördüncü anlamı: ‘’Bir devletin belli başlı ilkeleri bakımından yönetimde tuttuğu yol, yönetim biçimi, rejim’’
DÜZEN beşinci anlamı: ‘’Bir kimseye, bir kuruluşa karşı toplu olarak alınan gizli karar, dolap, komplo’’
DÜZEN altıncı anlamı: ‘’Topluca ve gizlice yürütülen herhangi bir plan, dolap, komplo’’
DÜZEN yedinci anlamı: ‘’Dolap, hile’’
DÜZEN sekizinci anlamı: ‘’Müzik aletlerinde ses ayarı, akort’’
DÜZEN dokuzuncu anlamı: ‘’Toplumsal bir yapı içinde ögelerin bütüne, bütünün ögelere ve ögelerin birbirlerine göre ilişkileri’’
DÜZEN onuncu anlamı: ‘’Alet edevat takımı’’
DÜZEN onbirinci anlamı: ‘’Bez dokuma tezgâhı’’

Vay anasına repliği burada gider.. Ehee peki, şimdi, sen hangi düzenden bahsedeceksin? ‘’Sistem mi?’’,  ‘’Hile mi?’’ ‘’Komplo mu?’’, ‘’Rejim mi?’’ Hangisi arkadaş?

Daha dur bakalım, olaya yeni ısındık..  ekonomik düzen, yargıda düzen, siyasi düzen, toplumsal düzen, dünyada düzen, ahlaki düzen, dini düzen..

Abooo yandık ki ne yandık.. Şimdi sen bu düzenlerin hepsini mi konuşacaksın?
Niye rahatsız oldun DÜZEN sözcüğünden:) Daha neler var neler? Kadın evde bir DÜZEN ister, erkek iş yerinde bir DÜZEN ister, kimse DÜZENSİZLİK istemez, değil mi?

Ehh yani, bir DÜZEN olsun istenir tabii.. Peki, bu konulara geçmeden DÜZMECE nedir?
Sanal DÜZEN diyebilirim.. Realitede olmayan DÜZEN işte böylece DÜZMECE olur..

Niye insanlar DÜZENSİZ hayat değil de, hep DÜZENLİ isterler?
Ya kardeşim adı üstünde DÜZENSİZ olunca DÜZENSİZ oluyor işte..

Herkes DÜZEN ister mi?
Ehee tabii, sokakta DÜZEN, okulda DÜZEN, hastanede DÜZEN, trafikte DÜZEN, velhasıl DÜZEN oğlu DÜZEN..

Hayır bir de isim koymuşlar, mesela ünlü spor sunucusu Ersin DÜZEN var, bu da yetmemiş gibi tahliller için DÜZEN Laboratuvar ismini kullanıyor..
Çok basit soru: sazın DÜZENİ olmazsa ne olur? Şüphesiz uyumsuz, acayip nota sesleri çıkar ve kulağımızı tırmalar.. İlla o alette bile DÜZEN gerekiyor. Yeryüzünde DÜZEN olmazsa hiçbir şey olmuyor.. 

İktidar düzeni, cemaat ya da tarikat düzeni yok mudur?
En ala, en nefis, en kusursuz DÜZEN buralarda vardır..

Siyasette DÜZEN nasıldır?
Piramit gibi DÜZEN vardır. 

Peki, ayrıntıya girmeden DÜZGÜN ne oluyor?
İyi işleyen DÜZEN için DÜZGÜN diyebiliriz..

Kökü DÜZ’e mi dayanıyor sence?
Galiba.. DÜZ malumunuz pürüzsüz, hatasız anlamındadır.. İşte DÜMDÜZ yol, işte DÜZ akıl, işte DÜZ surat, DÜZ bacak gibi..

DÜZ-EN mi yoksa DÜ-ZEN mi? Diye düşünmemiz lazım?
Aslında Türkçe kurala göre hece bölünmesi DÜ-ZEN gibi olması gerekiyor ancak bu sözcükte karşılık bulmuyor. Mesela GEL-EN, YAP-AN, ED-EN fiillerinde olduğu üzere EN-AN ekleri fiilin pasiften aktife geçtiğini anlatır. 
DÜZ-EN derken de aynı şeyi anlamamız gerekir. GEL-EN adam, YAP-AN kadın, ED-EN kişi gibi..

DÜZEN başı yok mudur?
Nerede bir DÜZEN varsa, orada mutlaka bir BAŞ vardır.. İşte BAŞ-HEKİM, İşte BAŞ-ÇAVUŞ, işte BAŞ-BAKAN, işte BAŞ-SORUMLU, işte BAŞ-İŞÇİ, işte BAŞ-ÖĞRETMEN, işte BAŞ-İMAM.. Kısaca BAŞ olmazsa AYAK olmaz, BAŞ olmazsa DÜZEN olmaz.. 

Ne anlıyoruz şimdi?
İzah ettik ya, tekrar ettirip durma bana.. Nerede bir DÜZEN varsa mutlaka bir BAŞ vardır..
Şeyi kast ediyorsun, yazmada DÜZEN, soru sormada DÜZEN.. Abi o kadar karışık bir konuya girdik ki nasıl çıkacağım bilemiyorum? 
DÜZEN varsa çıkarsın.. 

Peki, düzenbaz nedir?
Düzene ayak uyduran, düzenin temposuna uyan, düzenin her türlü şekline giren yani bukalemun olan kişilere düzenbaz deriz..
Tamam, Allah Aşkına! Beni açmadı bu DÜZEN..Senin anlatımına dönelim.. Hadi yaşamı anlamlandırabilmek için ilkokuldan ve sokaktan başlayalım..   
Tabii, neden olmasın ama DÜZEN hep var olacak, ilkokul bitecek DÜZEN yine olacak, ortaokul bitecek DÜZEN yine olacak, sadece yıllar içinde DÜZEN biraz çehresini ya da şeklini değiştirecek..
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

Haftaya başka bir yazımda görüşmek üzere sağlıkla ve sevgiyle kalın..

SOKAK GAZETECİSİ
Bucak-BURDUR