Genellikle çocukluk çağında başlar ve tedavi ve bakım gerektiren durumlar arasında yer alır. Bu tür hastalıklar kronik hastalıklar olarak da bilinir, çünkü genellikle en az 3 ay boyunca devam ederler ve bazen ömür boyu sürebilirler. Bu hastalıkların en önemli etkilerinden biri geri dönüşümsüz kalıcı hasarlar bırakmalarıdır.

Süreğen hastalıkların çocuklar üzerindeki etkileri oldukça çeşitlidir. Bu hastalıklara sahip çocuklar sık sık hastaneye gitmek zorunda kalabilir, düzenli olarak ilaç veya diğer tedavileri almak zorundadır ve vücutlarında meydana gelen hasarlar nedeniyle bakıma ihtiyaç duyabilirler. Bu, özellikle anneler gibi bakım verenler üzerinde stres yaratabilir. Ayrıca, bu çocuklar hastalıkları nedeniyle oyun ve okul aktivitelerinde sorunlar yaşayabilirler ve sosyal ve akademik yaşamlarında olumsuz etkilere sahip olabilirler.

Süreğen hastalıklara sahip çocukların eğitim haklarının sağlanması önemlidir. Bu nedenle, hastalığın belirtileri ve seyri hakkında bilgi sahibi olmak, çocuğun ihtiyaçlarına uygun eğitim ve destek sağlamak için kritik öneme sahiptir.

Çocuklarda Sıklıkla Görülen Süreğen Hastalıklar

Süreğen hastalıklar çocukluk çağında farklı vücut bölgelerini etkileyebilir ve çeşitli tıbbi durumları içerebilir. Doğuştan kalp hastalıkları, çocukluk çağı kanserleri (lösemi, lenfoma), nörolojik hastalıklar (epilepsi), solunum sistemi hastalıkları (astım, kistik fibrozis), kas-iskelet sistemi hastalıkları (jüvenil romatoid artrit), metabolik hastalıklar (şeker hastalığı (diyabet), guatr hastalığı, fenilketonüri) bu tür hastalıklara örnek olarak verilebilir.

Süreğen Hastalıklar Nelerdir Nedenleri Nelerdir

Yukarıda bahsedilen süreğen hastalıklar, tıbbi ilerlemeler sayesinde artık daha uzun yaşam sürelerine sahip olabilirler. Ancak bu, hastalara daha iyi yaşam kalitesi ve günlük yaşamlarına katılım sağlama ihtiyacını da beraberinde getirir. Hastalıkla yaşayan çocuklar ve aileleri, hastalığın getirdiği yükümlülükler ve stresle başa çıkmak zorunda kalabilirler. Bu, hastalığın türüne, semptomlara ve hastalığın etkilerinin şiddetine bağlı olarak değişebilir ve kaygı ve stres düzeylerini etkileyebilir.

Süreğen Hastalıkların Yaygınlığı

Süreğen hastalıkların yaygınlığı ülkeden ülkeye farklılık gösterebilir. Türkiye'deki istatistiklere göre, 0-9 yaş arası çocukların %2.60'ı ve 10-19 yaş arası çocukların %2.67'si süreğen hastalığa sahip olarak tanımlanmıştır. Bu, Türkiye'de 0-19 yaş arası süreğen hastalıklara sahip çocuk sayısının 698.406 olduğu anlamına gelmektedir. Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkede engelli ve süreğen hastalıklara sahip bireylerin toplam nüfusa oranı %12.29'dur, bunların %9.70'i süreğen hastalıklara sahiptir.

Süreğen Hastalıkların Tedavisi

Süreğen hastalıkların tedavisi hastalığın türüne ve şiddetine bağlı olarak farklılık gösterir. Hastalığın şiddetli olduğu durumlarda yatış gerekebilirken, daha hafif vakalarda ayaktan tedavi uygulanabilir. Tedavi edilen hastaların doktor tavsiyelerine uymaları, ilaçlarını düzenli olarak kullanmaları ve periyodik kontrolleri ihmal etmemeleri önemlidir.

Süreğen hastalıklara sahip çocukların tedavisi genellikle uzun vadeli bir süreci içerir ve anne veya baba gibi bakım verenlerin de bu süreci desteklemeleri gerekebilir.

Süreğen Hastalıkların Nedenleri

Süreğen hastalıklar, doğum öncesi, doğum sırası veya doğum sonrası dönemlerde çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir. Bu nedenler, anne ve baba tarafından gelen kalıtsal faktörler, prematürite, bebeğin oksijen eksikliği, düşük doğum ağırlığı gibi doğum öncesi faktörleri içerebilir. Doğum sırasında travmatik olaylar, erken veya geç doğum gibi faktörler de hastalıkların nedenlerinden biri olabilir. Doğum sonrası dönemde ise ateşli hastalıklar, yetersiz beslenme, savaşlar, zehirlenmeler gibi faktörler süreğen hastalıklara yol açabilir.