III. Vlad, ünlü vampir Kont Drakula'nın ilham kaynağı olarak bilinirken, onun aslında bitki bazlı bir beslenme tarzını tercih etmiş olabileceği belirtildi.
Vlad Tepes'in 500 yıl önce yazdığı mektuplardan alınan örneklerde hayvansal gıda proteinlerine rastlanmamıştır. Bu ilginç keşif, İspanya'daki Katalanya Üniversitesi'nde gerçekleştirilen bir çalışma sonucunda ortaya çıkmıştır.
Vlad Tepes'in mektuplarından alınan kan, ter, parmak izi ve tükürük örnekleri üzerinde yapılan analizlerde, hayvansal gıda proteinlerine dair hiçbir bulguya ulaşılmamıştır. Araştırmacılar, Vlad Tepes'in yazdığı 1475 tarihli mektupta yer alan ifadeleri incelemişlerdir.
Mektupta, "Ben Transalpine bölgelerinin Prensi'yim. Yakında Siburia'ya geleceğim. Vlad Drakula" ifadelerine yer verilmiştir. Çalışmanın yazarlarından Gleb Zilberstein, "Mektuplardaki gıda proteinleri yalnızca bitkisel gıdalarda bulunur. Ancak, Dracukula'nın bitkisel temelli bir beslenme tarzını seçme nedeni arzusundan çok, o dönemin imkanlarına bağlı olabilir." şeklinde açıklamalarda bulunmuştur.
Buna ek olarak, bilim insanları mektuplarda Vlad Tepes'in, hemolakria adı verilen ve kanla karışık gözyaşı dökülmesine neden olan bir sağlık sorunu olan bir durumdan muzdarip olduğuna dair ipuçları bulmuşlardır.
Profesör Vincenzo Cunsolo, "Muhtemelen, en azından hayatının son yıllarında, hemolakria adı verilen patolojik bir durumdan muzdaripti, yani kanla karışık gözyaşı döküyordu." açıklamasında bulunmuştur.
Kazıklı Voyvoda'nın bu beslenme tercihi ve sağlık sorunları, tarihsel bir figürün gizemini daha da artırmıştır.
