12 Eylül Darbesi veya 1980 İhtilali, resmî isimlendirmeleriyle 12 Eylül 1980 Harekâtı veya Bayrak Harekâtı,Türk Silahlı Kuvvetlerinin 12 Eylül 1980 günü emir komuta zinciri içinde gerçekleştirdiği askerî darbe. 27 Mayıs Darbesi ve 12 Mart Muhtırası'nın ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Silahlı Kuvvetlerin yönetime karşı gerçekleştirdiği üçüncü ve son başarılı açık müdahaledir.

12 eylül 1980 darbesi

1. Darbenin Zamanı ve Yönetimi Ele Geçirmesi: 12 Eylül 1980'de gerçekleşen darbe, Türkiye tarihindeki üçüncü açık askeri müdahale olarak meydana geldi. Darbe sabahın erken saatlerinde gerçekleştirildi ve Milli Güvenlik Konseyi adında bir askeri yönetim oluşturuldu. Meclis lağvedildi ve anayasa geçersiz kılındı.

12 eylül 1980 darbesi
 
2. Gözaltılar ve Tutuklamalar: Darbenin ardından, yaklaşık 650 bin kişi gözaltına alındı ve 52 bin kişi tutuklandı. Bu dönemde, sıkıyönetim altında olan ülkede birçok kişi gözaltında işkenceye maruz kaldı ve 49 kişi idam edildi.

12 eylül 1980 darbesi
 
3. Siyasi Yasaklar ve Sürgünler: Darbeciler, siyasi partileri kapatıp siyasi liderleri sürgüne göndererek siyasi yasaklar getirdi. Örneğin, Süleyman Demirel ve Bülent Ecevit Hamzakoy'a, Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş ise Uzunada'ya sürgüne gönderildi.

12 eylül 1980 darbesi
 
4. İdam Kararları: Darbe sonrası idamlar da gündeme geldi. İlk idamlar, 9 Ekim 1980'de gerçekleşti ve bu dönemde birçok kişi idama mahkum edildi. Darbeci Kenan Evren'in, Erdal Eren için söylediği "Asmayalım da besleyelim mi?" ifadesi hala hafızalarda yer alıyor.

12 eylül 1980 darbesi
 
5. Toplumsal Etkiler: Darbe döneminde 650 bin kişi gözaltına alındı, 230 bin kişi yargılandı ve 7 binden fazla kişi için idam cezası istendi. 14 bin kişi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarıldı, yaklaşık 100 bin kişi "örgüt üyesi olma" suçundan yargılandı ve birçok kişi işlerinden edildi. Kültür ve sanat hayatı da etkilendi, yaklaşık bin film yasaklandı, öğretmenler ve üniversite görevlileri işlerinden atıldı, gazetecilere ağır cezalar verildi.

12 eylül 1980 darbesi
 
1982 Anayasası: Darbenin ardından oluşturulan Danışma Meclisi tarafından hazırlanan 1982 Anayasası, "güdümlü" bir referandumla kabul edildi ve darbecilerin ömür boyu yargılanmasını engelleyen "geçici 15'inci madde" de bu anayasaya dahil edildi.
 
Darbecilerin Yargılanması: Darbenin sorumluları olan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya, uzun yıllar sonra 2012'de yargı önüne çıkarıldılar. Mahkeme tarafından suçlu bulundular ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldılar. Ancak, sağlık sorunları nedeniyle cezaevinde kalmadan hayatlarını kaybettiler.
 
Sonuç: Bu darbe, Türkiye tarihindeki en etkili askeri müdahalelerden biri olarak kabul edilir. Uzun yıllar boyunca ülkenin siyasi ve toplumsal yapısını etkiledi ve hala tartışılan bir konu olarak gündemde kalmaktadır. Darbenin sorumlularının yargılanması ve darbenin etkilerinin incelenmesi Türkiye'de önemli bir siyasi mesele olarak devam etmektedir.

12 eylül 1980 darbesi

12 Eylül'ün İç Yüzü 

12 Eylül darbesinin ardından, toplumsal olaylar ve çatışmaların arttığı bir dönemde, birçok kişi terör suçlamasıyla tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Ancak, birçok masum insanın bu suçlamalarla cezalandırıldığı ve işkenceye maruz kaldığı bilinmektedir.
  
Diyarbakır Cezaevi, 12 Eylül döneminin en karanlık ve zalim cezaevlerinden biri olarak tarihe geçmiştir. İnsan hakları ihlalleri ve işkenceler, o dönemdeki hükümetin ve cezaevi yetkililerinin sorumluluğunu taşımaktadır.

Editör: Evrim Tuna Şahin