Türk milletinin tarihinde yeni bir devrin kapılarının açıldığı ve "Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir" sözünün devlet yönetiminde en belirgin şekliyle yerini aldığı Cumhuriyet'in ilanının üzerinden 99 yıl geçti.

Fotoğraf:  29 Ekim 1930'da Mustafa Kemal Atatürk, Ankara'da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.



 

24 Temmuz 1923'te Lozan Antlaşması imzalanarak yeni Türk devletinin bağımsızlığı kabul edildi.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.



 

İkinci dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinin toplanmasından 2 ay sonra 13 Ekim 1923'te Ankara, Türkiye'nin hükümet merkezi oldu. Artık mevcut rejimin isminin de bütün açıklığı ile konulması, yeni devletin başkanının seçilmesi gerekiyordu.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.



 

O güne kadar Devlet Başkanlığı görevi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak Mustafa Kemal Paşa tarafından yürütülmüştü. Diğer taraftan bazı yabancı ülkeler de Lozan Antlaşması'nın onayı için Türkiye'deki yeni devlet rejiminin daha açık şekilde belirlenmesini istiyordu.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.



 

27 Ekim 1923'te İcra Vekilleri Heyetinin istifası ve Meclis'in güvenini kazanacak bir kabine listesinin oluşturulamaması da bu soruna acil bir çözüm gerektirdi.

Fotoğraf:  29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.



 

"Yarın Cumhuriyet ilan edeceğiz"

Mustafa Kemal Paşa, 28 Ekim 1923 akşamına kadar hükümetin kurulamaması üzerine Çankaya Köşkü'nde arkadaşları için Latife Hanım'a bir sofra hazırlattı.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında. 



 

İsmet Paşa, Ali Fuat Paşa, Halit Paşa, Kemalettin Sami Bey'in de yer aldığı akşam yemeğinde yaşananları Mustafa Kemal Paşa, Nutuk'ta şöyle anlattı:

"Gece olmuştu... Çankaya'ya gitmek üzere Meclis binasından ayrılırken, koridorlarda beni beklemekte olan Kemalettin Sami ve Halit Paşa'lara rastladım.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

Ali Fuat Paşa, Ankara'dan hareket ederken bunların Ankara'ya geldiklerini o günkü gazetede 'Bir Uğurlama ve Bir Karşılama' başlığı altında okumuştum. Daha kendileriyle görüşmemiştim. Benimle konuşmak üzere geç vakte kadar orada beklediklerini anlayınca, akşam yemeğine gelmelerini, Milli Savunma Bakanı Kazım Paşa vasıtasıyla kendilerine bildirdim. İsmet Paşa ile Kazım Paşa'ya ve Fethi Bey'e de Çankaya'ya benimle birlikte gelmelerini söyledim.

Çankaya'ya gittiğim zaman, orada, beni görmek üzere gelmiş bulunan Rize Milletvekili Fuat, Afyonkarahisar Milletvekili Ruşen Eşref Bey'lerle karşılaştım. Onları da yemeğe alıkoydum.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

Yemek sırasında: 'Yarın Cumhuriyet ilan edeceğiz' dedim. Orada bulunan arkadaşlar, derhal düşünceme katıldılar. Yemeği bıraktık. O dakikadan itibaren, nasıl hareket edileceği konusunda kısa bir program yaparak arkadaşları görevlendirdim. Yaptığım programın ve verdiğim talimatın uygulanışını göreceksiniz.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

Efendiler, görüyorsunuz ki Cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara'da bulunan bütün arkadaşlarımı davet ederek onlarla görüşüp tartışmaya asla lüzum ve ihtiyaç görmedim.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

Çünkü, onların da aslında ve tabii olarak benim gibi düşündüklerinden şüphe etmiyordum. Halbuki o sırada Ankara'da bulunmayan bazı kişiler, yetkileri olmadığı halde, kendilerine haber verilmeden, düşünce ve rızaları alınmadan Cumhuriyet'in ilan edilmiş olmasını bize gücenme ve bizden ayrılma sebebi saydılar."

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

"Yaşasın Cumhuriyet" sesleri ve alkışlarla karşılandı

Mustafa Kemal Paşa o gece İsmet Paşa ile 1921 Anayasası'nın bazı maddelerini değiştiren kanun tasarısını hazırladı.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

"Türkiye devletinin hükümet şekli cumhuriyettir."

hükmünün yer aldığı tasarı üzerinde TBMM'de yapılan konuşmalardan sonra saat 20.30'da oturuma katılan 158 üyenin tamamının oyuyla Cumhuriyet'in ilanı kabul edildi. Cumhuriyet'in ilanı "Yaşasın Cumhuriyet" sesleri ve alkışlarla karşılandı.

Fotoğraf:  29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında. (Arşiv) ( Hanrı Benazus Arşivi - Anadolu Ajansı )


 

Böylece yeni devletin yönetim biçimi bütün açıklığı ile ismini almış oldu. Cumhuriyet'in ilanı ile "Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir" ilkesi de artık devlet yönetiminde en belirgin şekliyle yerini buldu.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

Ardından cumhurbaşkanlığı seçimine geçildi. Yapılan gizli oylamada 158 milletvekilinin tamamının oyunu alan Gazi Mustafa Kemal Paşa, TBMM tarafından yeni Türk devletinin ilk cumhurbaşkanı seçildi. Bunun üzerine kürsüye gelen Mustafa Kemal Paşa, yaptığı konuşmasını, "Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır." sözü ile bitirdi.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

1925'ten bu yana "Milli Bayram" olarak kutlanmaya başlandı

İlk hükümeti kurmakla İsmet İnönü görevlendirilirken, Fethi Okyar da TBMM Başkanlığı'na seçildi. Türk halkı, 29 Ekim gecesi ve 30 Ekim günü Cumhuriyet'in ilanını kutladı. 26 Ekim 1924'te yayımlanan kararname ile Cumhuriyet'in ilanının 101 pare top atışı ve düzenlenecek etkinliklerle kutlanmasına karar verildi.

Fotoğraf: 29 Ekim 1933'de Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında.


 

Karar doğrultusunda 29 Ekim 1924'teki etkinlikler, kutlamaların başlangıcı oldu. Hariciye Vekaleti, 2 Şubat 1925'te bir kanun teklifiyle 29 Ekim'in bayram olmasını önerdi. Teklif, Meclis Anayasa Komisyonu tarafından incelendi ve 18 Nisan'da karara bağlandı.

Fotoğraf: 29 Ekim 1927'de Mustafa Kemal Atatürk, Ankara'da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarında. 



Atatürk'ün vefatının 81. yılı dolayısıyla paylaşılan Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt (ATASE) Başkanlığı arşivlerindeki fotoğraflar arasında, vefatı öncesinde ve ebediyete intikali sonrasında düzenlenen anma törenlerinde çekilen kareler yer aldı.



 

Albümde, Atatürk'ün Balkan Antantı Konseyi üyeleri ile 27 Şubat 1938'de Ankara'da, Yugoslavya Savunma Bakanı Orgeneral Lujibomir Mariç ile 19 Mayıs 1938'de Ankara'da, 21 Mayıs 1938'de Mersin'de, 27 Mayıs 1938'de Haydarpaşa'da ve 1 Haziran 1938'de Savarona yatında çekilen fotoğraflarının yanı sıra vefatının ardından naaşının Sarayburnu'ndan Zafer muhribine nakledilmesi, naaşı taşıyan özel trenin Ankara'da karşılanması, naaşının Etnoğrafya Müzesindeki yerine taşınması, daha sonra ebedi istirahatgahı olan Anıtkabir'e nakli sırasında çekilen fotoğraflar öne çıkıyor.