Türkiye'nin Milli Uzay Programı'nı tanıtan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk etaptaki hedefin Cumhuriyet'in 100. yılında Ay'a ilk teması gerçekleştirmek olduğunu duyurdu.

2023 SONUNDA AY'A GİDECEĞİZ"
Erdoğan, "2023 sonunda yakın dünya yörüngesinde ateşleyeceğimiz kendi milli ve özgün hibrit roketimizle Ay'a ulaşarak sert iniş gerçekleştireceğiz." dedi.
İKİNCİ AŞAMA 2028'DE
İkinci aşamaya ilişkin bilgi de veren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Uzay aracımızı yakın yörüngeye çıkaracak ilk fırlatmayı uluslararası iş birliği ile hayata geçireceğiz. Hem Ay'a ulaşmayı başaran ülkelerden biri olacak hem de ikinci aşama Ay misyonu için gerekli bilgileri toplamış olacağız. 2028 yılında ikinci aşamada aracımızı yakın yörüngeye çıkaracak ilk fırlatmayı bu kez kendi milli roketleriyle planlıyoruz.

TÜRK MÜHENDİSLERİN BU GÖREVİ BAŞARACAKLARINA TÜM KALBİMLE İNANIYORUM
Ay'a yumuşak iniş gerçekleştirdiğimiz bu aşamada ayda bilimsel faaliyetler yapabilen sayılı ülkelerden biri konumuna geleceğiz. Medeniyet coğrafyamızın sembolü olan hilali al bayrağımıza aya göndermenin gururunu yaşayacağız. Fırlatma, roket ve kontrol teknolojilerindeki atılımlarımız kaldıraç görevi görecektir.

Böylece yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz alt sistemlerin ticarileştirilmesinin önü açılacaktır. Bu oldukça zor ve risklidir. Yakın zamanda Ay'a iniş denemeleri başarısızlıkla sonuçlanan denemelei gördük. Türk mühendislerin bu görevi başaracaklarına tüm kalbimle inanıyorum.

Tasarım ve test laboratuvarlarımız, uzaktan algılama merkezleri, optik sistemler araştırma, uygulama altyapıları her geçen gün daha etkin hale geliyor. Montaj, entegrasyon, test hizmetleri sağlayan uluslararası bir oyuncu konumdayız. Uzay sistemleri, entegrasyon, test merkezimiz 2015 yılından beri bu görevi yürütüyor.

Türkiye'nin ilk parçacık radyasyonu, ODTÜ Saçılmalı Demet Hattını 2019'da hizmete aldık. Şu anda en önemli eksiğimiz fırlatma konusu. Kendi roketlerimizi uzaya fırlatacak seviyeye henüz gelemedik ancak bu konuda da önemli adımlar attık. Mikro ve mini uyduların uzaya fırlatılması çalışmalarını yürütüyoruz. İlk yerli roketimiz 136 km. irtifaya çıkarak uzaya sınırını aşmış durumdadır. İnşallah bu merkezde daha ileri çalışmalara, başarılara imza atarak milli uzay programındaki hedeflerimize çok daha kolay ulaşacağız.

Uydu teknolojilerinin yanı sıra astronomik gözlem noktasında önemli altyapılara sahibiz. TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi, 1,5 metre çapında bir teleskopu barındırıyor. Erzurum'da Karakaya tepeleri üzerinde gözlemevini inşa ediyoruz. Bu tesis tamamlandığında 4 metre çapında optik ve ilk kızılötesi teleskopunu devreye almış olacağız.

Sadece TÜBİTAK aracılığıyla uydu, uzay, fırlatma sistemleri, uzay ekipmanları, kamu ve akademi dünyasında 56 projeye 2.1 milyar lira kaynak sağladık. Uzay ve havacılık temalı ilk bilim merkezi olan Gökmen ve Uzay ve Havacılık Merkezi'ni 2020 yılında Bursa'da hizmete açtık.
EL SUFİ, ALİ KUŞÇU, TAKUYİDDİN...
Biz astronomi, matematik ve tıp gibi temel bilimlere öncülük etmiş, çığır açmış medeniyetin mirasçılarıyız. Türk ve Müslüman alimlerin asırlar önce yaptığı çalışmalar neticesinde bugün uzay çağını konuşabiliyoruz. Andromeda gök adasını ilk kez gözlemleyen El Sufi, yerçekimi fikrini Newton'dan 7 asır önce dile getiren El Biruni'dir.

Gök cisimlerinin yere olan uzaklığını, yer kürenin eksenindeki eğikliğini en yakın değerde bulan, İstanbul enlem ve boylam derecesini belirleyen Ayasofya'nın ilk müderrisi Ali Kuşçu'dur. Haberleşme, kontrol, denge kurma, ayarlama bilimi olarak bilinen sibernetiğin kurucusu El Cezeri'dir.

Trigonometri iliminin babası sinus, cosinus, tanjant, kontanjantın tanımını yapan Takuyiddin'dir. Adlarını sayamadığım binlerce bilim insanımızın başarılarıyla gurur duyuyoruz. Biz işte bu alimleri yetiştiren toprakların evlatlarıyız. Bu gerçekleri asla unutmayacağız. Bizim daha yapacağımız çok iş var.

YAPACAĞIMIZ ÇOK İŞ VAR
Bu büyüklerimize layık olabilmek için yapacağımız çok iş var. Pozitif bilimlerdeki üstünlüğün son yüzyıllarda batıya geçerek onları kalkındırdığını elbette biliyoruz. Bunun bedelini ağır şekilde ödedik. Bugün dünya yeni bir değişim, dönüşümün arefesindedir. Yeni dönemde güç dengelerini, uzay keşiflerinin ve teknolojilerinin belirleyeceği açıkça gözüküyor.

Şuur, özgüven ve adanmışlığa sahip olduğumuzda erişemediğimiz menzil aşamayacağımız engel olamaz, bunu böyle bilelim. Bu anlayışla doğru zamanda insansız hava aracı ve silahlı insansız hava aracı teknolojilerine yatırım yaparak sahada oyunu değiştiren tarafta yer almayı başardık. Bunu başaranları şahsım, ailem, milletim adına tebrik ediyorum.

BAKAN VARANK'A TEŞEKKÜR
Aynı şekilde bu akşam bu hazırlıkları bize yapan ve gerçekten bu sunumu bu kadar muhteşem bir şekilde hazırlayan Sanayi ve Teknoloji Bakanıma, tüm ekibine de şahsım ve milletim adına tebriklerimi sunuyorum."