Öncelikle bizleri rahmet ve bereket ayı Ramazan’a ulaştıran Rabbimize hamd olsun.

Mevsiminde yada zamanında yapılan iş, iyilik ve ibadetin değeri iki sebepten dolayı büyüktür. Birincisi, yapılanın iyilik ve ibadet olması; ikincisi, "tam zamanında" yapılmış olmasıdır. İşte bizde paylaşmanın ve cömertliğin en fazla olduğu zaman dilimine,yani Ramazan Ayı’na ulaşmış bulunmaktayız.
Cömertlik; sehâvet (malın bir kısmından vermek) ikram, ihsan ve yardım etme alışkanlığına verilen bir isimdir. İnsanın, sâhip olduğu imkânlarından Allah rızası için muhtaçlara ihsan ve yardımda bulunmasını sağlayan üstün bir ahlâkî vasıftır.
Cömertlik Allah’ın sıfatlarından biridir. Zîrâ O’nun bir ismi de kullarına kerem ve ihsanı bol, sonsuz cömert anlamına gelen “el-Kerîm”dir. Ayrıca er-Rahmân, er-Rahîm, el-Vehhâb, el-Latîf, et-Tevvâb, el-Gaffâr, el-Afüvv, er-Raûf, el-Hâdî gibi ilâhî sıfatlar da Allah’ın cömertliğini değişik açılardan ifâde etmektedir.
Cömert olan Allah Teâlâ, kullarının da bu isimlerinden nasip almalarını ve bu ahlâkı ile ahlaklanmalarını emretmektedir. Âyet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır: ‘’Ey iman edenler! Alım satım, dostluk ve aracılığın olmadığı bir gün gelip çatmadan Allah’ın size verdiklerinden O’nun için harcama yapın. Kâfirler zalimlerin ta kendileridir.’’
Fahr-i Kâinât Efendimiz, gıpta edilecek kişilerden bazılarının da de cömert kişiler olduğunu ifâde ederek şöyle buyurur;“Yalnız iki kişiye gıpta edilir: Biri, Allah’ın mal verip onuHakk yolunda harcamaya muvaffak kıldığı kimsedir. Diğeri de Allah kendisine ilim verip de onunla amel eden ve bunları başkasına öğreten (yâni ilmini infâk eden) kimsedir.” 
Îsâr; ahlâki terim olarak “bir kimsenin, kendisi ihtiyaç içinde bulunsa bile sahip olduğu imkânları başkalarının ihtiyacını karşılamak üzere kullanması, başkasının yararı için fedakârlıkta bulunması” demektir.Cömertlik, malın fazlasından, kendine lâzım olmayan kısmından vermektir. Îsâr ise, nefsinden fedakârlık yaparak veya hakkından vazgeçerek, kendisinin de muhtaç olduğu bir hakkı veya imkânı, diğer bir mü’mine Allah rızâsı için gönül huzuruyla devredebilmektir.
Mal ve servet yalnız Allah’a âittir ve rızkı veren de O’dur. Allah Teâlâ’nın kullarına verdiği mallarda muhtaçların hakkı bulunmaktadır. Bu sebeple bir Müslüman için en makûl hareket, mülkü gerçekMâliki’nin yolunda harcamasıdır. Cömertlik duygusu da bu inançtan kaynaklanır.
Şu mübarek ramazan ayında bizlerde cömert davranarak ihtiyaç sahiplerine elimizdengeldiğince yardımcı olmaya çalışalım. Muhtaçlara kol kanat gerelim ve Rabbimizin rızasına mazhar olmaya çalışalım inşallah…
Ne mutlu Îsâr derecesine ulaşıp Yüce Mevla’nın rızasını kazanabilenlere!
Ne Mutlu Allah rızası için cömert olabilenlere!
 
Bilal TALAYMAN
Alaaddin Camii Müezzin-i Kayyımı