Burdur’da 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarında konuşan CHP Burdur İl Başkanı İzzet Akbulut, “Bayramlarımızı kutlamamıza takılmışlar. İzinle olacak demişler, bilmiyorlar mı ki bizler bu vatan için toprağa düşenlerden aldığımız izinle bayramlarımızı ömrümüzün sonuna kadar kutlamaya devam edeceğiz” dedi.<br /> <br /> Burdur’da COVİD-19 önlemleri kapsamında 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları gerçekleştiriliyor. Gün boyu devam edecek etkinler, düzenlenen konuşma merasimi ile başladı. Merasime Burdur Belediye Başkanı, Milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileriyle Burdurlu vatandaşlar katıldı. Yoğun katılımın olduğu törende CHP Burdur İl Başkanı İzzet Akbulut konuşma yaptı. Akbulut, konuşmasında 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın kutlamaları için izin alınması gerektiğini söyleyenlere sert çıktı.<br /> “ÜLKEMİN DÖRT BİR YANINDA, YER GÖK İNLİYORDU. “YA İSTİKLAL YA ÖLÜM!” <br /> Başkan Akbulut, konuşmasının başlangıcında protokolü selamladı. Devamında dönemin Türk halkının içinde bulunduğu düşünce yapısına ve durumuna değindi. Akbulut, “İşgal kuvvetleri, yurdumuzu işgal etmeye başladığında, tüm ulusumuzun üzerinde adeta kara bir bulut kaplıydı. Atalarımızın hayatlarındaki tüm kutsal değerler büyük tehdit altında ve canım vatanımız düşmanların kontrolüne geçmişti. Büyük bir korku ve panik hakimdi. Ama bir önder vardı, bir komutan. İşgal donanması İstanbul Boğazı’na ulaştığında çehresini donanmaya dönerek kendinden emin bir şekilde, “Geldikleri gibi giderler” demişti. 19 Mayıs 1919’da o sözünü gerçekleştirmek adına, silah arkadaşlarıyla Anadolu’daki direnişi başlatmak ve örgütlemek amacıyla Samsun’a ayak bastı. Amasya’da, Erzurum’da, Sivas’ta sözleri artık bu yüce milletin yeminine dönüştü. Kararlıydılar, gerekirse bu uğurda can verecek yine de düşmana bir karış toprak vermeyeceklerdi. Ankara’da büyük Millet Meclisi’nin kurulmasıyla Kuva-yi Milliyeciler hep bir ağızdan yemin verdi. Ülkemin dört bir yanında, Doğu cephesinde, Maraş’ta, Urfa’da, İnönü’de, Sakarya’da yer gök inliyordu. “Ya İstiklal ya ölüm!” Tarihler 26 Ağustos’u gösteriyordu. Gece ağır, gece sessiz, hava kan, elim tütün, hava umut, hava veda, hava vatan kokmuş. Kocatepe’nin mehtaplı gölgesinin düştüğü meydanda sözsüzce beklemekte yiğitler. Çizgilerine haset, gözlerine Ege dolmuş, yüreklerine mangal oturmuş, meydan şafağa, dualar Allah’a, gönüller tepedeki adama mühürlenmiş. Bedeni yüreğine az, fikri ufka dar, ruhu siluetinden dev büyük bir adama, az sonra kolu ileriyi gösterecek az sonra, sabah al gelincik açacak, az sonra hepsi mavi gözlü hepsi sarışın olacak. Bir avuç hür toprak için kana yemin vermiş evlatlar, Büyük Taarruz’un tüfeği, şehidi, kahramanı olacak ve bir ulus ebediyen bağımsız olacak” dedi.<br /> “BİZLER BU VATAN İÇİN TOPRAĞA DÜŞENLERDEN ALDIĞIMIZ İZİNLE BAYRAMLARIMIZI ÖMRÜMÜZÜN SONUNA KADAR KUTLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”<br /> Konuşmasının devamında, 30 Ağustos Zafer Bayramının kutlanması için izin alın çağrısında bulunanlara tepki gösteren Akbulut, “Şimdi bayramlarımız ve bazı değerlerimizi gözden çıkarma çabası içinde olanlar bilmelidir ki bizim damarlarımızda zaferler vardır. Bizim kanımızda zaferi bayram yapmak vardır. Bizim mayamızda Cumhuriyet vardır. Bizim için zafer Emperyalizme karşı mücadelenin adıdır Ezilmiş halkın baş kıldırışıdır. Buradan dost düşman herkese haykırıyoruz. Türk tarihinin en önemli dönüm noktalarından olan Kurtuluş Savaşını zafere götüren ve bugünkü Türkiye Cumhuriyeti sınırlarının çizilmesini sağlayan Büyük Taarruz’un kendisidir. İşte biz bu yüzden zaferin adına bayram diyoruz. Bayramlarımızı kutlamamıza takılmışlar. İzinle olacak demişler, bilmiyorlar mı ki bizler bu vatan için toprağa düşenlerden aldığımız izinle bayramlarımızı ömrümüzün sonuna kadar kutlamaya devam edeceğiz. Çünkü zaferi kazananlar kutlar, kaybedenler değil” ifadelerini kullandı.<br />