Coğrafi konumu itibariyle Akdeniz'in kuzey kıyısında yer alan Antalya, M.Ö. 158 yılında Bergama hükümdarı II. Attalos Fladelfs tarafından kurulmuş ve kurucusundan adını almıştır. Bugün, sahip olduğu güzel denizi, plajları, antik kentleri ve lüks otelleri ile dikkat çeken Antalya'nın plaj tarihine bir göz atalım.

İlk Plajlar: Obalar Antalya, turistlerin ilgisini çekmeye başladıktan sonra plajlara olan talep artmıştır. Konyaaltı'ndaki ilk plaj, 1956 yılında 30 yazlık oda şeklinde hizmet vermeye başlamıştır. Bu odalar tahtadan ve sonrasında betondan inşa edilmiş, bir oda, bir mutfak ve kullanılan bir tuvaletten oluşuyordu. Bu odaların önünde ise genellikle 20-30 metrekarelik, üç tarafı açık, beton tabanlı bir sundurma bulunurdu.

Sundurmanın etrafı telle çevrilir ve beyaz keten perdelerle örtülerek geceleri içeriyi korurdu. Bu perdeler sayesinde geceleri dışarıdan içeriye bakmak engellenirdi. Geceleri yatma zamanı geldiğinde perdeler sıkıca kapatılır, böylece plajın içi gizlenirdi.

Mermerli Plajı Obalardan sonra, günümüz plajlarının ilk örneği olarak "Mermerli Plajı" ortaya çıkmıştır. Kaleiçi'nde yer alan bu plaj, yat limanının iki yanında uzanan tek kumsaldır. Plaj, limanın güneyindeki bir girintide bulunur ve adını eskiden limanın güneydoğusundaki Mermerli Köşk'ten alır. Plaj, 1970'lerde kamuya açılmıştır. Başlangıçta öğle öncesi kadınlar, öğleden sonra ise erkekler tarafından kullanılırdı, ancak zamanla karma bir plaja dönüşmüştür.

Antalya'nın plaj tarihi, kentteki turistik gelişmelerle birlikte sürekli olarak yenilenmekte ve zenginleşmektedir.